Cumhurbaşkanı Tatar Özersay’ın eleştirilerine yanıt verdi

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay’ın, Cumhurbaşkanı Tatar ve Hristodoulides’in antropoloji laboratuvarında fotoğraf çektirmeleriyle ilgili eleştirilerine yanıt vererek, eleştirilerinde samimi olmadığını söyledi. Tatar, Özersay’ın geçmişte  4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı tarafından antropoloji labaratuvarına yapılan ziyarette servis edilen fotoğraflara karşı kayıtsız kaldığını ifade etti.

Açıklama şöyle:

“Halkın hafızası ve bilincinin, hedefleri uğruna kadim değerleri politika malzemesi yapanlara geçmişte olduğu gibi gerekli cevabı vereceğine inancım tamdır”

Aktif siyasi yaşamına Meclis’te temsil edilmeyen HP’nin başkanı olarak devam eden Kudret Özersay’ın, antropoloji laboratuvarı önünde çekilen fotoğraflara göstermiş olduğu tepki, siyaseten tutarlılığın siyasete ve siyasetçiye duyulan güven endeksinin artması açısından ne denli önemli olduğunu bizlere bir kere daha tüm yalınlığıyla hatırlatmıştır.

Üçüncü Cumhurbaşkanı Sayın Eroğlu’nun özel temsilcisi olduğu dönemde ve 4. Cumhurbaşkanı Sayın Akıncı tarafından antropoloji labaratuvarına yapılan ziyarette servis edilen fotoğraflara karşı kayıtsız kalan Özersay’ın, aynı şekilde Amerika’nın eski Başkanlarından Jimmy Carter, Nobel Barış Ödülü sahibi Güney Afrikalı Başpiskopos Desmond Tutu ve Cezayir Eski Dışişleri Bakanı Lahdar İbrahimi tarafından da antropoloji labaratuvarına yapılan ziyaretlerde servis edilen fotoğraflara karşı sessiz kalması; eleştirisindeki ‘samimiyet’ seviyesini bizlere göstermektedir. Ekteki fotoğraflar her şeyi özetlemektedir.

Kayıp Şahıslar Komitesi’nin (KŞK) Antropoloji Laboratuvarı’na, Rum lider Nikos Hristodulidis’le birlikte gerçekleştirdiğimiz ziyaretin ve insani konularda ortaya koyan iradenin, Özersay’ın açıklamasıyla gölgede bırakılmak üzülerek belirtmek isterim ki toplumsal fayda gütmeyen bir yaklaşımdır.

Özersay’ın kendisi ile çelişen açıklaması, nesnel ve pozitif bir dil kullanılan siyasi iklimin yaratılması çabasını da ne yazık ki beyhude bir uğraşa dönüştürmektedir.

Temennim, siyasetle uğraşanların, bireysel ihtirasları yerine ortak aklı ve toplumsal faydayı merkeze koymaları, insani değerleri hedefleri uğruna politize etmemeleridir.

Halkın hafızası ve bilincinin, hedefleri uğruna kadim değerleri politika malzemesi yapanlara geçmişte olduğu gibi gerekli cevabı vereceğine inancım tamdır.